Klinik Psikologlar Yönetmeliğe Karşı Yasal Süreç Başlattı: “İlaç Kullanımının Önü Açılıyor”
1 Temmuz’da yürürlüğe girmesi planlanan yeni yönetmelik, psikologlar ve ruh sağlığı profesyonelleri arasında büyük tepkiye yol açtı.
1 Temmuz’da yürürlüğe girmesi planlanan yeni yönetmelik, psikologlar ve ruh sağlığı profesyonelleri arasında büyük tepkiye yol açtı.

1 Temmuz’da yürürlüğe girmesi planlanan yeni yönetmelik, psikologlar ve ruh sağlığı profesyonelleri arasında büyük tepkiye yol açtı. Halk İçin Psikoterapi Derneği, yönetmeliğe karşı yasal mücadele başlattıklarını duyurdu. Dernek, bu düzenlemenin psikoterapi hizmetlerini lüks haline getireceğini ve hizmete erişimi kısıtlayarak, ilaç kullanımını zorunlu bir seçenek haline getireceğini savunuyor.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Halk İçin Psikoterapi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Uzman Klinik Psikolog Bilsev Karkıner, “Özellikle büyük şehirlerdeki yüksek kira maliyetleri, psikologların ücretlerini artırmasına neden olacak ve bu durum, ruh sağlığı hizmetlerinin daha çok lüks bir hizmet olarak görülmesine yol açacaktır. Böylece yalnızca belli bir kesim bu hizmetlere ulaşabilecek, diğer kesim ise ilaç tedavisine yönlendirilmek zorunda kalacaktır,” dedi.
“İki Ay İçinde Dava Açmak Zorundaydık”
Derneğin Başkan Yardımcısı Uzman Klinik Psikolog Türkü Zencir ise, sürecin hukuki boyutunu şu sözlerle açıkladı:
“Yönetmeliğe karşı iki ay içinde itiraz talebimizi bildirmek durumundaydık. Bu nedenle 28 Mayıs akşamı davamızı açtık ve ardından basınla paylaştık. Ruh sağlığı alanının aile terapistleri, sanat terapistleri, drama terapistleri, oyun terapistleri gibi çok sayıda farklı uzmanlığı içerdiğini unutmamak gerekir. Bu meslektaşlarımızın sadece yüksek lisans değil, yıllarca aldıkları eğitimler ve kişisel terapi süreçleri de çok kıymetli. Ancak bu yönetmelikle hepsi adeta ellerinden alınıyor.”
Sektörde Tepki Büyüyor
Psikologlar, yönetmeliğin danışan haklarını da zedeleyebileceğini savunuyor. Ruh sağlığı alanındaki çeşitli unvanların ve uzmanlıkların görmezden gelinmesiyle, alanın tek tipleştirilmesinden ve psikoterapiye erişimin daraltılmasından endişe ediliyor.
Halk İçin Psikoterapi Derneği, yasal sürecin takipçisi olacaklarını ve meslektaşlarının haklarını savunmaya devam edeceklerini belirtti.