Suriye İnsan Hakları Takip Komitesi’nden Alevi Soykırımı Raporu

Suriye’nin kıyı bölgelerinde yaşanan ve binlerce sivilin hayatına mal olan şiddet olaylarına dair yayımlanan yeni rapor, Alevilere yönelik yapılan sistematik saldırıların boyutlarını gözler önüne seriyor.

Suriye İnsan Hakları Takip Komitesi’nden Alevi Soykırımı Raporu
Yayınlama: 29.03.2025
A+
A-

Suriye’nin kıyı bölgelerinde yaşanan ve binlerce sivilin hayatına mal olan şiddet olaylarına dair yayımlanan yeni rapor, Alevilere yönelik yapılan sistematik saldırıların boyutlarını gözler önüne seriyor. Suriye İnsan Hakları ve İnsani Yardım Takip Komitesi’nin yayınladığı rapor, Alevilere karşı gerçekleştirilen şiddet ve zorla yerinden edilme eylemlerinin, bir soykırım boyutuna ulaştığını ortaya koyuyor. Raporda yer alan bulgular, sadece siyasi bir çatışma değil, aynı zamanda mezhep ve etnisite temelli bir “temizlik hareketi” olduğunu gösteriyor.

Rapora Göre Alevilere Yönelik Sistematik Saldırılar

Raporda, 811 video kaydı ve 2 bin 246 isimlendirilmiş kurbanla desteklenen verilerle, Suriye’nin sahil bölgelerinde Alevi nüfusunun hedef alındığı ve büyük çapta katliamlar yapıldığı belgeleniyor. Rapora göre, Alevi köyleri ve yerleşim bölgelerine yönelik düzenlenen saldırılarda, özellikle ilk üç gün içerisinde 25 katliam gerçekleştirilmiş. Alevi olmayan fakat sivilleri korumaya çalışan 42 kişi de katledilmiştir.

Raporda, Alevilere yönelik saldırıların, mezhebi kimliklerinden dolayı gerçekleştirildiği vurgulanıyor. Raporun yazıldığı tarihe kadar belgelenen kurban sayısı 2 bin 246 olsa da, bu sayının daha da artmış olabileceği belirtiliyor.

Sorumlu Olan Gruplar: Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ)

Raporda, şiddet olaylarından sorumlu tutulan ilk grup, Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) ve Nusra Cephesi olarak gösteriliyor. HTŞ’nin İdlib’i kontrol altına almasının ardından, bölge halkının büyük bir kısmı yerinden edilmiştir. Ayrıca, HTŞ’nin bölgedeki eğitim müfredatlarında ve camilerde nefret söylemlerine yer verdiği de raporun içeriğinde yer almakta. Katliam emirlerinin, HTŞ’nin üst düzey yöneticileri tarafından verildiği öne sürülüyor.

Uluslararası İhmal ve İnsanlık Krizi

Suriye’deki insan hakları ihlalleri ve şiddet olayları, uluslararası toplum tarafından büyük ölçüde görmezden gelinmiş durumda. Raporda, Suriye’nin kıyı bölgesindeki halkın yüzde 97’sinin yoksulluk sınırının altında yaşadığı, 10 bin’den fazla keyfi tutuklama ve zorla kaybedilme vakasının gerçekleştiği vurgulanıyor. Ayrıca, devlet memuru olan birçok kişi işten çıkarılmış ve sağlık hizmetleri askıya alınmıştır.

Soykırım Tanımıyla Uyumlu Bir Durum

Komite, raporunda 1951 tarihli BM Soykırımı Önleme Sözleşmesi’ne atıfta bulunarak, Alevi toplumuna yönelik saldırıların soykırım boyutunda olduğunu belirtiyor. Raporda, “Grup üyelerinin öldürülmesi, gruba ağır bedensel ve ruhsal zarar verilmesi, yaşam koşullarının bozulması, doğumların engellenmesi ve çocukların zorla başka gruplara transferi” gibi eylemlerin soykırım olarak kabul edilebileceği ifade ediliyor.

Uluslararası Toplum İçin Acil Çağrı

Suriye İnsan Hakları ve Takip Komitesi, uluslararası topluma yönelik yedi maddelik acil bir çağrıda bulunuyor. Bu çağrıda, Suriye’nin sahil bölgesinin insani felaket bölgesi ilan edilmesi, büyük ölçekli BM destekli insani müdahalelerin sağlanması ve bölgedeki tüm ihlallerin araştırılması talep ediliyor. Ayrıca, toplum komitelerinin kurulması ve uluslararası izleme komitelerinin gönderilmesi gerektiği belirtiliyor.

Suriye İnsan Hakları ve Takip Komitesi

Komite, 16 Şubat 2025’te kurulan ve Suriye içindeki ve dışındaki insan hakları sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelmesiyle oluşturulmuş bir izleme platformudur. Temel amacı, Suriye’deki insan hakları ihlallerini belgelemek, raporlamak ve bu konuda farkındalık oluşturmaktır. Ayrıca, geçiş sürecinde adaletin sağlanması ve toplumsal barışın tesis edilmesi için bağımsız bir Suriye geçiş dönemi adalet komisyonunun kurulması hedeflenmektedir.

 

 

 

 

Kaynak: Haber Merkezi

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.