Rezervlerde Dikkat Çeken Düşüş: Faiz Kararının Ardından 1 Haftada Büyük Değişim

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2024 yılı mart ayında faiz oranını yüzde 50’ye yükseltmişken, aralık ayında yapılan faiz indirimiyle oranı yüzde 47,5’e çekti. 2025 yılı ocak ayında ise bir başka 250 baz puanlık indirimle faiz oranı yüzde 45’e geriledi. Bu adımlar, faiz oranlarında dikkat çeken bir düşüşe yol açtı.

Döviz Rezervlerinde Gerileme

Faiz indirimlerinin ardından, 24 Ocak 2025’te dolar kuru 35,62 TL seviyelerindeyken, 31 Ocak’ta yüzde 0,48 artarak 35,79 TL’ye yükseldi. Bu dönemde, Merkez Bankası’nın brüt döviz rezervleri de 24 Ocak’ta 99 milyar 328 milyon dolardan, 31 Ocak’a kadar yüzde 2’lik bir azalma ile 97 milyar 311 milyon dolara geriledi. Bu durum, döviz rezervlerinde önemli bir düşüşe işaret ediyor.

Carry Trading ve Döviz Yatırımları

Türkiye’deki faizlerin yüksek seyrinin ardından, döviz kuru üzerindeki baskı artabilir. Özellikle yurtdışından gelen para girişlerinin, faizlerin düşmesiyle TL mevduatından dövize kayması, döviz kurlarında artış riski yaratabilir. Bu durum, “carry trading” adı verilen stratejinin etkisiyle döviz talebini artırabilir.

Türk Lirası’nın Güçlü Performansı

Enflasyonun yüksek olduğu Türkiye’de, Türk Lirası yabancı para birimleri karşısında kaybettiği değerin daha azını kaybetmeye başladı. Ocak ayında reel efektif döviz kuru 75,44 seviyesine çıkarak, 2020 yılından bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Türk Lirası, son 5 yılın en güçlü reel değeriyle işlem görüyor.

Kur Baskısı ve Merkez Bankası’nın Müdahale Edip Etmeyeceği Sorusu

Merkez Bankası’nda faiz indirimlerinin hemen ardından döviz rezervlerinde görülen azalma, döviz kuru üzerindeki baskının artabileceğini düşündürüyor. Bu durum, ekonomistlerin ve yatırımcıların, Türkiye’nin 2025 yıl sonu faiz oranlarının yüzde 30 seviyelerine kadar inebileceği yönündeki tahminlerini gündeme getiriyor. Bu tahmin, Merkez Bankası’nın kur üzerinde müdahale yapıp yapmayacağı sorusunu da gündeme getiriyor.

Kaynak: Haber Merkezi