TRT’ye İlişkin Düzenlemeleri de İçeriyor: Torba Kanun Teklifi Meclis’te Kabul Edildi

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), kamu kurumlarına yönelik önemli değişiklikleri içeren 208 sıra sayılı “Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ni kabul etti. Torba yasa niteliğindeki teklif, özellikle TRT’ye yönelik maddeleriyle dikkat çekti.

Kamu Alımlarına 35 Yaş Sınırı Geliyor
Yeni düzenlemeyle, kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnameleriyle kurulan kamu kurumlarına mesleğe özel yarışma sınavı ile yapılacak personel alımlarında 35 yaş sınırı uygulanacak.

BTK Üyelerine Yeni Atama Kriterleri
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu (BTK) üyelerinin atanmasında da değişikliğe gidiliyor. Kurul üyelerinin Devlet Memurları Kanunu’ndaki şartları taşıması ve herhangi bir siyasi partinin yönetim ya da denetim organlarında görev almamış olmaları gerekecek.

TRT’ye Geniş Yetkiler

Kanun teklifinin en dikkat çekici bölümleri TRT ile ilgili oldu. Kabul edilen düzenlemelerle TRT’nin idari ve mali yapısında kapsamlı değişikliklere gidiliyor:

TRT Genel Müdürü’ne, en yüksek devlet memurunun maaşı ve sözleşme ücreti esas alınarak ödeme yapılacak.

TRT, özel hukuk hükümlerine tabi şirket kurabilecek, yerli ve yabancı kişilerle ortaklık kurabilecek, mevcut şirketlere ortak olabilecek veya bunları devralabilecek.

TRT’nin ortak olduğu şirketlerle yapacağı alım-satım, danışmanlık, yapım ve taşıma işleri artık Kamu İhale Kanunu hükümlerine tabi olmayacak. Bu işlemlere ilişkin usul ve esaslar, Genel Müdür teklifiyle Yönetim Kurulu kararıyla belirlenecek.

Kurumda kadro karşılığı sözleşmeli personel istihdam edilebilecek.

İstihdam fazlası personel, mevcut maaş, tazminat ve haklarını koruyarak görevine devam edebilecek.

Kamu kurumlarına ait taşınmazlar ile devletin hüküm ve tasarrufundaki alanlar, TRT’ye bedelsiz tahsis edilebilecek.

Yeni yasa ile TRT’nin daha esnek ve piyasa odaklı bir yapıya kavuşması hedeflenirken, ihaleden muafiyet gibi bazı düzenlemeler ise muhalefet partilerince eleştiriliyor. Düzenlemenin, kamu yayıncılığı ve kurumsal şeffaflık üzerindeki etkileri önümüzdeki dönemde tartışılmaya devam edecek.