Amasra Faciasında Sanıklara “Ödül Gibi Ceza”: Ailelerden Tepki, Hukukçulardan Cezasızlık Eleştirisi
14 Ekim 2022’de Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında meydana gelen patlamada 43 işçi hayatını kaybetmiş, 9 işçi ise yaralanmıştı.
14 Ekim 2022’de Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında meydana gelen patlamada 43 işçi hayatını kaybetmiş, 9 işçi ise yaralanmıştı.

14 Ekim 2022’de Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında meydana gelen patlamada 43 işçi hayatını kaybetmiş, 9 işçi ise yaralanmıştı. Bu korkunç faciayla ilgili olarak Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve diğer bazı sanıklar tutuklanmış, davanın görülmesinin ardından çeşitli hapis cezaları verilmişti.
Karar Duruşması ve Cezalar
Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, sanıklara “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan cezalar verildi. Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir 17 yıl, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi ve Başmühendis Mehmet Tural 16 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklar da 3 ile 9 yıl arasında değişen hapis cezaları aldı. Ancak, bazı sanıklar beraat etti.
Mahkemenin verdiği cezalar, özellikle işçi yakınları ve hukukçular tarafından tepkiyle karşılandı. 43 canın kaybedildiği bir faciada, en yüksek cezanın 16 yıl 12 ay olmasının “tam anlamıyla cezasızlık” olduğu belirtildi. Amasra’daki faciayı ve sanıkların aldığı cezaları değerlendiren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, verilen cezaların infaz kanunu ile birlikte değerlendirildiğinde, gerçekte çok düşük olduğunu ve liyakatsizliğe karşı bir cezasızlık kalkanının oluşturulduğunu ifade etti. Sağkan, “Bu düzende bu acıların tekrar yaşanmasını engellemek mümkün değil” şeklinde konuştu.
Facia ve Hukukçu Tepkileri
Duruşma sonrası, ölen madencilerin yakınları karara büyük tepki göstererek gözyaşlarına boğuldu. Amasra’daki maden faciasında kaybedilen işçilerin aileleri, davanın adaletle sonuçlanmadığına inandıklarını belirterek, verilen cezaların yetersiz olduğunu dile getirdiler.
Bu dava, Türkiye’de işçi ölümleri ve iş kazalarına dair hukuki süreçlerin, adaletli ve yeterli cezalara ulaşmada ne kadar eksik kaldığını bir kez daha gözler önüne serdi. Liyakat sorunu ve cezaların yetersizliği konusundaki eleştiriler, toplumda geniş yankı uyandırdı.
Kaynak: Haber Merkezi