Alman Doğu Enstitüsü: İsrail’in Tutumu, Bölgedeki Meşruiyetini ve Kabulünü Ciddi Şekilde Zedeledi
Alman Doğu Enstitüsü Direktörü Andreas Reinicke, İsrail’in Gazze ve İran’a yönelik saldırgan politikalarının Orta Doğu’daki meşruiyetine büyük zarar verdiğini vurguladı. Reinicke, uluslararası hukuk ve stratejik güvenlik açısından ciddi endişelere dikkat çekti.
Alman Doğu Enstitüsü Direktörü Andreas Reinicke, İsrail’in Gazze ve İran’a yönelik saldırgan politikalarının Orta Doğu’daki meşruiyetine büyük zarar verdiğini vurguladı. Reinicke, uluslararası hukuk ve stratejik güvenlik açısından ciddi endişelere dikkat çekti.

Alman Doğu Enstitüsü Direktörü Andreas Reinicke, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki askeri operasyonları ve İran’a yönelik tutumunun, Orta Doğu’daki kabulünü ve meşruiyetini ciddi şekilde zedelediğini söyledi.
Reinicke, Deutschlandfunk radyosuna verdiği röportajda, “İsrail’in bölgedeki kabulü ve meşruiyeti —ki bu aynı zamanda ülkenin gerçek güvenliğini sağlayacak olan şeydir— ciddi şekilde zedelenmiştir. Bu, daha büyük bir endişe kaynağıdır.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in meşruiyetinin temellerinden birinin Gazze ve Filistin sorununun çözümüyle mümkün olabileceğine işaret eden Reinicke, bu sorun çözülmedikçe İsrail’in bölgedeki güvenliğinin de tam anlamıyla sağlanamayacağını belirtti.
“Netanyahu, Trump Olmadan Bu Savaşı Başlatamazdı”
Reinicke ayrıca, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze’deki savaş adımlarını, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın desteği olmadan atamayacağını söyledi. Trump’ın bölgedeki etkisinin büyük olduğunu vurgulayan Reinicke, ABD’nin mevcut güvenilirliğiyle ilgili de soru işaretlerinin bulunduğunu dile getirdi.
Kısa vadede İran’ın zayıflamasının bazı çevrelerce olumlu görüldüğünü belirten Reinicke, “Ancak asıl mesele uzun vadede ne olacağıdır. ABD hâlâ güvenilir bir müttefik mi? Müzakere ve destek ortaklığı açısından soru işaretleri mevcut,” dedi.
“Uluslararası Hukukun Ahlaki Otoritesi Zarar Gördü”
Almanya’nın eski Şam Büyükelçisi de olan Reinicke, İsrail’in saldırılarının uluslararası hukuka uygunluğu konusunda Batı’da tartışma olduğunu, ancak bölge ülkelerinde bu tartışmanın çoktan sona erdiğini ve saldırıların açıkça uluslararası hukuka aykırı kabul edildiğini vurguladı.
Batılı ülkelerin ve İsrail’in uluslararası hukuku çifte standartlarla uyguladıkları yönündeki eleştirileri de değerlendiren Reinicke, “Uluslararası hukukun ahlaki otoritesi ciddi şekilde zarar görmüştür. Stratejik sonuçları henüz belli olmasa da bu durum ortadadır,” ifadelerini kullandı.