Vize Krizinin Perde Arkası: ‘Ankara, AB Başkentlerindeki İtibarını Yitirdi’

Türkiye’den Avrupa’ya yapılan vize başvurularında son dönemde yaşanan ciddi sorunlar, kamuoyunun tepkisini çekerken, uzmanlar krizin ardında siyasi ve yapısal nedenlerin yattığını belirtiyor. Schengen vizesi almak artık sadece maliyetli değil, aynı zamanda zaman açısından da neredeyse imkânsız hale geldi. Randevu alamayan, aylarca bekleyen ve sonunda ret cevabı alan binlerce vatandaşın mağduriyeti büyüyor.

Randevu da Zor, Onay da…

Vize krizinin ilk aşaması randevu almakta başlıyor. Konsolosluklardan randevu almak için aylarca beklemek gerekiyor. Vize Acenteleri Derneği eski Başkanı Mehmet Çalışkan, “Tur şirketlerinin sattığı turların %60’ı iptal oluyor. Aile ziyaretleri, düğünler, mezuniyetler kaçıyor. VIP randevu dışında sistem neredeyse işlemiyor” sözleriyle tabloyu özetliyor. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Firuz Bağlıkaya da benzer şekilde, randevu süreçlerinin konsolosluklardan hizmet alan özel firmalarca suistimal edildiğini belirtiyor.

Resmi Açıklama ve Gerçeklik Arasında Fark

AB-Türkiye Delegasyonu, ret oranlarının yüksekliği ve randevu sorunu iddialarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Vize kapıları kapatılmadı, aksine rekor sayıda başvuru alınıyor” dese de sahadaki deneyimler bunu desteklemiyor. Vatandaşlar hem randevu almakta hem de olumlu sonuç almakta büyük zorluklar yaşıyor.

Siyasi Güvensizlik ve İmaj Kaybı

Emekli büyükelçi ve CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan, yaşanan krizin esas nedeninin Türkiye’nin dış politikasındaki istikrarsızlık ve itibar kaybı olduğunu söylüyor. Tan, “AB ülkeleri Türkiye’yi artık güvenilir ortak olarak görmüyor. Erdoğan yönetimi, Suriyeli mültecileri koz olarak kullandı, gri pasaportla insan kaçakçılığı skandalları yaşandı. Tüm bu gelişmeler Türkiye’nin AB başkentlerindeki güvenilirliğini yok etti” diyor.

İltica Başvurularındaki Artış Etkili

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kamil Erozan ise vize retlerinin nedenini Türkiye’den Avrupa’ya artan iltica başvurularına bağlıyor: “İnsanlar burada iş bulamıyor, bulsa da geçinemiyor. Siyasal baskılar da eklenince, yurttaşlar çareyi göçte görüyor. Avrupa ülkeleri de artık Türkiye’den gelen başvurulara temkinli yaklaşıyor.”

Akademik Görüş: Göç Karşıtlığı ve Güven Sorunu

Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Senem Aydın Düzgit ise AB’nin iç siyasi iklimini işaret ediyor: “Türkiye’den artan iltica başvuruları ile birlikte Avrupa’da yükselen göç karşıtı popülist politikalar birleşince, Türkiye’ye karşı çok daha katı bir vize politikası doğuyor. Bu, bireysel değil sistemik bir ayrımcılığa dönüşmüş durumda.”